“Suç işlememiş ama PKK’liye benziyor” denilerek 2 yıl 6 ay hapis cezası alan Mashar Turan’ın Almanya’daki hukuk mücadelesi sürüyor.
Alman polisinin 2019 yılının Haziran ayında yaptığı ev baskınlarında gözaltına alınan ve ardından tutuklanıp 2 yıl 6 ay cezaevinde kalan Mashar Turan’ın başlattığı hukuk mücadelesi bu hafta görülen duruşma ile devam etti. Turan, elinden alınan haklarının geri verilmesi gerektiğini belirtti.
2 Yıl 6 ay cezaevinde kaldıktan sonra 2021 yılında tahliye olan Mashar Turan’ın Almanya’daki süresiz oturumu hukuksuz bir şekilde iptal edildi.
Turan, “yaşadığım kasabadan başka bir yere çıkamam yasaklandı, haftanın beş günü polis merkezine gidip imza veriyorum, pasaportuma el konuldu, aylık oturumlar veriliyor ve doktora bile gittiğimde izin almam gerekiyor” diyerek yaşananların hukuksuzca olduğu ve tecrit altında olduğunu ifade etti.
BİR KASABADA GÖZ HAPSİNDE
Tahliye olduktan sonra mahkeme heyetinin hayatına da müdahale ettiğini söyleyen Turan, “Oturduğum kasabanın dışına çıkmama izin verilmiyor. Çeşitli sağlık problemlerim var, doktora gitmek istediğimde bile rapor alıyorum avukatıma gönderiyorum avukatım da raporu mahkemeye ve polise yolluyor. Böylece ancak doktora gidebiliyorum. Ayrıca haftanın dört günü oturduğum kasabanın polis merkezine giderek imza atma şartı getirdiler” dedi.
“SUÇ İŞLEMEMİŞ AMA PKK’LİYE BENZİYOR”
Duruşma esnasında onlarca polisin mahkeme salonuna getirilip dinlendiğini belirten Turan, “Ceza almam için hiçbir sebep bulamadılar. Tutuklanmadan önce kapsamlı bir araştırma yapan polisler hayatımın her alanını araştırmışlar. Mahkeme heyetinden bir hukukçu, ‘Sayın Turan bir teröriste benzemiyor, ama duruşu ve konuşmasıyla bir PKK’lidir’ dedi. Ben toplamında 2 buçuk yıl cezaevi’nde yattım ve Aralık 2021’de cezamı bitirerek çıktım. Alman ceza hukukuna göre mahkemenin bir mahkuma verdiği cezanın üçte ikisini yatmam gerekiyordu. Fakat bana aldığım cezanın tamamını yatırdılar” diye belirtti.
VERİLEN KARARLAR SİYASİDİR
Turan, sözlerini şöyle tamamladı: “Kürt derneklerine gitmem yasaklandı. Ben adeta burada tecrit edilmişim. Bunla beraber süresiz oturumum elimden alındı. Aynı zamanda tekrardan iltica etme hakkı da verilmiyor bana. Alman devletinden istediğim; bana yapılan bu hukuksuzluğa bir son versinler. Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecrit son bulmalı ve fiziki özgürlüğü sağlanmalıdır. Ben terörist değilim. PKK terörist değildir. Bu yapılanlara karşı kamuoyunun duyarlı olmasını istiyorum. Bu karar kesinlikle hukuki değil siyasi bir karardır.” ifadelerini kullandı. (İdris Yayla)