Görevden alınan HDP’li Belediye Eş Başkanları Mehmet Demir, Songül Korkmaz ve devamında Kayyım olarak atanan Batman Valisi Hulusi Şahin döneminde kaçak binaların mühürlenmesine devam ediliyor.
Aynı zamanda daire sahiplerine yıkım yapılacağı bildirilmiştir. Bu gelişmelerle yıkılan mağdur Abdurrahman Seven gazetemize açıklamalarda bulundu.
Abdurrahman Seven açıklamasında “31.12.2017 İmar barışından bu yana çevre ve şehircilik bakanlığı ve belediyeler aracılığıyla yeni yapılara rayiç bedellerinin verilmesi akıllara yeni bir imar barışı yapılacağını getirmiştir. Diyen Yurttaşlar; Bu amaçla yeni binalar diken müteahhitler hiçbir engelle karşılaşmadan binaların üstelik rayiç bedellerini ödeyerek daire alan vatandaşlara arsa tapusu verebilmiştir. Zaten zor bir süreçten geçtiklerini belirten mağdurlar;
Felaket diyebileceğimiz çoğu insanın istemeden evinde oturduğu ve evlere doğru düzgün maaşların (emekçilerin, seyyar satıcıların, inşaat işçileri) girmediği bir dönemden geçiyoruz.
Bu insanların tüm birikimlerini ya da basit bir tablo ile hesaplarsak en az iki yüz bin Liralık gayri menkul zararları olacaktır. Bu bir emekçi için en az 20 yıllık birikimin ya da gelecek 20 yılın heba olması anlamını taşıyor. Madem bu yapılara izin verilmeyecekti en başta niye rayiç bedeli verilerek binlerce vatandaş mağdur edildi? Mağdurlar bu sorunun cevabını en üst perdeden bekliyor.
Burada suçlu bir tek müteahhitler midir? Azmettirenin hiç mi suçu yok? Diyen mağdurlar; Bizim oylarımızla koltuklara oturan belediye başkanları, tapu kadastro müdürlükleri ve en önemlisi çevre şehircilik bakanlığımız neredeydi? Şeklinde sitemde bulundular.
Haliyle gelinen noktada mağdur kimse suçlu odur. Sonucunun ortaya çıktığını belirten daire sahipleri bu noktada mağdur halkın kendisi yani daire sahipleri olduğu için suçlu olan da maalesef bizler oluyoruz. Çünkü bakanlık ve belediyeler mühürleme ve yıkım için diş bilerken; müteahhitler paralarını cebine koymuş otururken yıkılan binalardaki daire sahiplerine yani bizlere yıkımdan yani enkazdan başka bir şey kalmayacaktır. Devamında şunu ekleyen mağdurlar;
Akılları şu soru geliyor? Mütahitler ve ilgili kurumlar iş birliği mi yapıyorlar? İnşaatların son aşamasına kadar göz yumup müteahitin bütün parasını tahsil edinceye kadar müdahale edilmemesi sizce manidar değil midir?
Bu rantın tek mağdurları tüm birikimlerini bir ev sahibi olma hayali kuran okuma yazma bilmeyen insanlar yani biz olacağız. Bu yazıyı cimer’e, içişleri bakanlığımıza, çevre ve şehircilik bakanlığımıza ve diğer alt birimlere göndereceğiz. Madem yıkım yapılacaktı niye vatandaşlara rayiç bedeli verildi?
Müteahhitlere bu daire tapularını hangi makamın izniyle aldı?
Belediyeler ve bakanlık şimdiye kadar neredeydi? En önemlisi herkesin mağdur olduğu bu felaket günlerinde garibanı mağdur etmeyelim. Cumhurbaşkanına çağrıda bulunarak Sayın cumhurbaşkanımızın vicdanına ve adalet duygusuna güveniyoruz. Devletin çözümcü ve adil duygusuyla, bu sorunun en kısa sürede çözülmesini istiyoruz” dedi