Türkiye’nin Rojava’ya yönelik saldırılarına karşı Kızıltepe’de Rojava protestosu’de bir araya gelen yurttaşlar, saldırıları protesto etti. DEM Partili Beritan Güneş, “Hakikati yazan kalemler devletin hedefindedir. Ne özgür basın susacak, ne de biz susacağız” dedi.
Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad /TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Mêrdîn il ve ilçe örgütleri Türkiye ve Suriye Milli Ordusu’nun (SMO) Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarını protesto etti.
Qoser (Kızıltepe) ilçesinde bulunan Pirê Tahiro’da (Tahir Dündar Köprüsü) açıklama yapıldı. Açıklamada “Bi rihê seferberiyê em ê şoreşa Rojava biparêzin” ve “Şoreşa Rojava rûmeta me ye” yazılı pankartlar açıldı. Sık sık “Çapemeniya azad rûmeta me ye”, “Bîjî berxwedana Rojava”, “Bêdengî mirin e berxwedan jiyan e” ve “Özgür Basın susturulamaz” sloganları atıldı.
‘ROJAVA HAKİKATİ DÜNYAYA ULAŞMIŞTIR’
Açıklamada DEM Parti Mêrdîn Milletvekili Beritan Güneş, Özgür Basına yönelik saldırılara ve katliama dikkat çekti. Beritan Güneş, “Bizler bu toplumun yüzaklarıyız ancak karşımızda bir karanlık var. Ne yaparsanız yapın 100 yıldır olduğu gibi sesimizi dünyaya duyurmaya devam edeceğiz. Tarih bizleri, barışı örmek isteyen insanlar olarak yazarken, sizleri de barışı, demokrasiyi engelleyenler olarak yazacaktır. Bu utanç barış isteyenlerin karşısında durmamalı. Sizin zulmünüz varsa bizim de direnişimiz var, söyleyecek sözümüz var. Rojava’da son dönemde yaşananlar hepimizin malumu. İnsanların kendi kendini yönetmesine karşı çok ciddi işgalin yürütüldüğü bir savaş gerçekliğiyle karşı karşıyayız. Ortadoğu ve dünyaya nasıl bir yaşamın inşa edilmesi gerektiğini gösteren Rojava, bazı kesimlerin hedefi altında. Rojava’da büyüyen hakikat, çoktan Rojava ve Ortadoğu’nun hakikatini dünyaya ulaştırmıştır” dedi.
‘HAKİKATİ YAZAN KALEMLER HEDEFTE’
Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’in SİHA’larla katledilmesine değinen Beritan Güneş, “Öyle ki Rojava devriminden bu yana Rojava’da olan ve hakikati yazan gazeteciler SİHA’larla katledildi. Nazım ve Cihan’ı katleden karanlık zihniyete şunu söylemek istiyoruz; Bizler APê Musalardan, Gurbetelli Ersözlerden beri buradayız. Apê Musa’nın generalleri Cihan ve Nazım hakikati yazan iki değerli gazeteciydi. Bizler tarihi değiştirenlerin yanında olmaya devam edeceğiz. Karanlığın karşısında durmaya devam edeceğiz. Mutlaka kazanacağız. Rojava’nın sesi Mardin’in, Kızıltepe’nin, Urfa’nın, Erbil’in sesidir. Bu ses ne yaparsanız yapın büyümeye devam edecek. Rojava geri dönülmez bir şekilde eşit ve özgür bir yaşamı inşa etmiştir. Hepimiz tarihi anlara tanıklık ediyoruz. Tarihin içinde yaşıyoruz. Nazım ve Cihan’ın adı da altın harflerle tarihe yazılacak. 90’larda beyaz toroslarla katliam gerçekleştiren karanlık zihniyet bugün Rojava’da SİHA’larla tezahür ediyor. Hakikati yazan kalemler devletin hedefindedir. Ne özgür basın susacak, ne de biz susacağız” şeklinde konuştu.
Açıklama atılan sloganlarla son buldu.