Erdoğan’dan seçim tarihi açıklaması: Bu millet 14 Mayıs’ta gereğini yapacaktır

PAYLAŞ - BEĞEN

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, partisi AKP’nin grup toplantısında deprem sonrası ihmaller nedeniyle kendilerini eleştiren muhalefete yüklendi. Erdoğan, seçim tarihi olarak 14 Mayıs’ı telaffuz etti.

 Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, partisi AKP’nin TBMM grup toplantısında, deprem sonrası arama-kurtarma ve yardım çalışmalarındaki ihmaller nedeniyle hükümeti eleştiren muhalefeti hedef aldı. Depremlerin çok büyük olduğunu belirtip hükümetin elinden geleni yaptığını savunan Erdoğan, eksikliklere dikkat çeken muhalefet için ‘sirk cambazı’ ifadelerini kullandı. Erdoğan, seçim tarihi olarak da 14 Mayıs’ı işaret etti.

MUHALEFETE ‘SİRK CAMBAZI, FELAKET TELLALI’ DİYE YÜKLENDİ

“Birilerinin insanlarımızla birlikte devletin de yıkıntılar altında kalmasını adeta ellerini ovuşturarak beklediğini biliyoruz” diyen Erdoğan, “Bütün bu sirk cambazları, felaket tellalları bölgeye kaç kere gittiler?” ifadelerini kullandı.

‘BU MİLLET 14 MAYIS’TA GEREĞİNİ YAPACAK’

Erdoğan’ın, “Bu millet 14 Mayıs’ta hesabını soracaktır” diyerek seçim tarihi olarak depremden önceki açıklamasını yinelemesi dikkat çekti. İYİ Parti lideri Meral Akşener’i hedef alan Erdoğan, “Bugün yavru muhalefet çıkmış yargıyı bizim yönlendirdiğimizi… ya ayıptır. Türkiye’de Erdoğan’ın bu konuda nasıl davrandığını rabbim bilir, sen anlamazsın” diyerek, “Sen ilk önce kendini düzelt. Şunu iyi bilin ki bu millet, vakit geliyor, 14 Mayıs’ta gereğini yapacak. Asla bu kurusıkı atanlara prim vermeyecektir” diye konuştu.

‘SİVİL YARDIM KURULUŞLARINA HAKARETİN HESABINI SORACAĞIZ’

Erdoğan, Kızılay ve AFAD’ın eleştirildiği bir dönemde “Sivil yardım kuruluşlarına yapılan hakaretleri asla unutmadığımızı ilerde hesabını sormak için kayıtlara aldığımızı belirtmek istiyorum” ifadelerini de kullandı.

MUHALEFETİ KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ ENGELLEMEKLE SUÇLADI

Erdoğan’ın, muhalefet tarafından hak kayıpları nedeniyle yöneltilen kentsel dönüşüm eleştirilerine de bir video ile ‘yanıt’ vermesi dikkat çekti. Videoda, AKP’nin depreme dayanıklı konutlar için bulunduğu girişimlerin muhalefet tarafından engellenmeye çalışıldığı savunuldu. Erdoğan, ‘Bay bay Kemal’ diye söz ettiği CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile Meral Akşener’in, kentsel dönüşümü engellediğini öne sürdü.

EYT AÇIKLAMASI

Erdoğan, TBMM’de dün gece kabul edilen emeklilikte yaşa takılanlar düzenlemesine de değinerek, “Milyonlarca insanımızı ilgilendiren bu kanunun hayırlı olmasını ve Cumhur İttifakımıza başta özellikle teşekkür ediyorum, Meclis’te diğer grubu olanlara da şükranlarımı iletiyorum” dedi.


Erdoğan’ın, depremlerde ölenler için Fatiha suresinin okunmasını isteyerek başladığı konuşmasından satır başları şöyle:

“Ülke olarak her ne kadar birileri kabul etmese de asrın felaketi diye nitelenen 7.7 ve 7.6 ve sonrasında gelen büyüklüğü 6.6’ya kadar çıkan 11 bin 400 sarsıntı yaşadık. Bölgede 62 ilçede ve 10 bin 190 köyde çok ciddi yıkımlara neden olan depremleri yaşamaya devam ediyoruz. Büyüklükleri 4’ün, 5’in üzerine çıkabilen tedirginlik sürüyor. Sürecin normal olmadığını tüm bilim insanları söylüyor. Türkiye bir çeşit deprem fırtınasına tutulmuş durumdadır.

Depremleri engelleyebilmemiz mümkün değildir. Bize düşen göre şudur; evvela deprem öncesi altyapısıyla, konutlarıyla, işyerleriyle güvenli yerleşim yerleri inşa etmek, hazırlık yapmaktır. Ardından ise en etkin acil yardım çalışmalarını yürütmek, yaraları sarmaktır. Her iki konuda da ülkemiz son 20 yılda geçmişle mukayese edilemeyecek ilerleme kaydetmiştir.

Seliyle, heyelanıyla, yangınıyla, kuraklığıyla daha farklı afetlerle de yüzleştik. terörden sığınmacı akınına, siyasi ve sosyal kaos denemelerine ve darbe teşebbüslerine kadar diğer sınamaları da bunların üzerine eklememiz gerekiyor.

6 Şubat’ta 11 ilimizi vuran deprem fırtınası milletimize hepsinden büyük bir acıyı yaşattı. 500 km’lik çapa sahip 14 milyon insanımızı doğrudan etkiledi. Ağır kış şartlarının etkili olduğu günde karşı karşıya kaldık. Yıkılan altyapının ve yaşanan karmaşanın getirdiği zorluklar ve hava şartları bizi zorladı.

Son tespitlere göre yıkık, acil yıkılacak 203 bin 958 binada 583 bin 628 bağımsız bölüm var. Bunların yüzde 98’i de 2000 öncesi yapılan binalardan oluşuyor. Yıkık bina sayısı 31 binin üzerindedir. Ülkemizdeki tüm arama kurtarma ekiplerinin, dünyadaki çok önemli arama kurtarma ekiplerini topladık. 35 bin arama kurtarma görevlisine ulaşabildik. 271 bin kamu görevlisi, 15 bin iş makinesi, 78 uçak, 115 helikopter, 38 gemi görevlendirdik. Gönüllülerle neredeyse yarım milyon insan depremzedelerin imdadına koştu.

İdeal bir arama kurtarma ekibi 80 kişiden oluşurken, en küçük birimde 20 kişiden oluşması gerekiyor. İdeal olarak 437 binaya, asgari 1750 binaya müdahale edebilecek kapasiteye ulaştık.

Felaketin haberini alır almaz, şartları zorlayarak yapılacak her şeyi yapma gayreti içinde olduk. OHAL, mücbir sebep ilanlarını yaparak hukuki altyapıyı kurduk. Askerimizi, polisimizi, jandarmamızı, madencimizi, ormancımızı, din görevlimizi, savcımızı, gönüllülerimizi sahada ihtiyaç duyulacak herkesi seferber ettik. Bölgeye intikal eden 90 ülkeden ekipleri de devreye aldık.

‘SİRK CAMBAZLARI, FELAKET TELLALLARI…’

Buna rağmen kimi eksiklikler, aksaklıklar yaşanmıştır. Herkes şahittir ki var gücümüzle ve en hızlı şekilde depremzedelerin yardımına koştuk. İlk andaki eksikler tamamlanıp arama kurtarmadan enkaz kaldırmaya, geçici barınma alanı ve kalıcı konutların inşasına kadar her şey yoluna girince bunlar da kimliklerine büründüler. Bütün bu sirk cambazları bölgeye kaç kere gittiler. Şahsım ve Cumhur İttifakı olarak bölgeye 2 kez gittik, arkadaşlarımız sürekli bölgede, vekillerimiz bölgede telefon diplomasisiyle, valilerimizle, kaymakamlarımızla, belediye başkanlarımızla bölgeyi tarıyoruz.

Birilerinin insanlarımızla birlikte devletin ve hükümetin yıkıntılar altında kalmasını beklediğini biliyoruz. Şimdi devletimizin depremin ilk gününden itibaren yürüttüğü çalışmalara bakacağız. Bütün bu sirk cambazları, felaket tellalları bölgeye kaç kere gittiler? Şahsen şahsim ve cumhur ittifakı olarak bölgeye iki kez gittik, arkadaşlarım zaten sürekli bölgede. Bütün valilerimiz, kaymakamlarımız, bakanlarımızla takip ediyoruz.

SEÇİM İÇİN ’14 MAYIS’ DEDİ

Sorulması gereken hesapları adli, siyasi olarak sormak boynumuzun borcudur. Bugün yavru muhalefet çıkmış yargıyı bizim yönlendirdiğimizi… ya ayıptır. Türkiye’de Erdoğan’ın bu konuda nasıl davrandığını rabbim bilir, sen anlamazsın. sen ilk önce kendini düzeltti. şunu iyi bilin ki bu millet vakit geliyor 14 Mayıs’ta gereğini yapacak. Asla bu kurusıkı atanlara prim vermeyecektir.

Tabi birileri için ağzına geleni söylemek kolay. Onlar Deprem bölgesine gidip, sadece konuşacak, poz verecek, yaşanan acıların istismarını yapacak. Enkazları kaldıracağız, yaraları saracağız. Yıkılanların yerine daha iyisi yapacağız, insanımızın önüne daha iyi bir hayat süreceğiz. Eksiklerimizi söylemek, helallik istemek zaafiyetimiz değildir.

‘NOT EDİYORUZ’

Söylenen her şeyi şimdilik not ediyoruz. Vakti gelince bu notları açıklayacağız. Ama şimdi tek gündemimiz depremdir. Depremin yol açtığı acılardır. Kulağımızı sadece milletimize veriyoruz. Acımızı sadece milletimizle paylaşıyoruz. Adaylık kavgasından, bakanlık paylaşımından birbirlerine laf yetiştirmekten fırsat bulamayanları kendi sığ dünyalarıyla baş başa bırakıyoruz.

Depremde yıkılan ve ağır hasar şehirlerimizde, arama faaliyetlerinin bittiği şehirlerde enkaz kaldırma faaliyetlerine başladık. Deprem bölgesinde toplam 468 bin hane inşa etmeyi planlıyoruz. Ey muhalefet biz dertliyiz, derdimiz var. Ama bütün bunları not ediyoruz. 1 yılımız var. Bu süre içerisinde bunları inşa edeceğiz.

Birileri gibi fırsatçılığın peşinde değiliz. Mart ayında 21 244 konutun inşası için kazmayı vurmuş oluyoruz. Geçmişte pek çok afette, Van, Elazığ, İzmir depremlerinde Antalya yangınlarında bunu yaptık. Biz yaparız. Biz laf üretmeyiz, iş üretiriz. Ve bunu yaptıklarımızla ispat ettik.

‘YATAY VE KÜLTÜRE UYGUN MİMARİDEN TAVİZ VERMEYECEĞİZ’

Deprem bölgesini oradaki vatandaşlarımızla birlikte ayağa kaldıracağız. Yeni yerleşimleri zemin artı 3 veya 4 katı geçmeyen binalarda kuruyoruz. Artık hiçbir şekilde yatay ve bölgenin kültürüne uygun mimariden taviz vermeyeceğiz. Zemini uygun yerlerde ise sağlam binalar inşa edilecek. Yeni yerleşimleri altyapısıyla, okuluyla, spor alanlarıyla eksiksiz yaşam alanları olarak tasarlıyoruz. Tarihi ve kültürel varlıkların korunması için ise ayrı bir çalışma yürütüyoruz.

Afet bölgesinde buralarda kalanlardan valiliklerimize ve kaymakamlıklarımıza başvuran 1,6 milyona yakın vatandaşımıza barınma imkanı sağladık.

Depremden etkilenen 1 milyona yakın vatandaşımıza 10’ar bin lira ödeme yaptık. Güvenlik konusunda ilk günlerdeki birkaç hadise dışında kayda değer bir olay yaşanmadı. Sadece kamu bankalarımızın bölgeye destekleme ödemeleri 80 milyar lirayı buldu.

‘AFET YENİDEN İMAR FONU’

Deprem bölgesindeki yıkık, yıkılacak, hasarlı binaların 6 Şubat itibariyle geçmişe dönük tüm borçlarını siliyoruz. Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman, Malatya illerini tamamiyle Gaziantep’in İslahiye ve Nurdağı’nda elektrik ve doğalgaz faturalarını 3 ay süreyle erteliyoruz. Deprem sonrası şehirlerimizin hızla ayağa kalkabilmesi için ‘Afet yeniden imar fonu’ kuruyoruz.

‘İLERİDE HESABINI SORMAK İÇİN KAYITLARA ALIYORUZ’

Sivil yardım kuruluşlarına yapılan hakaretleri asla unutmadığımızı ilerde hesabını sormak için kayıtlara aldığımızı belirtmek istiyorum. Hem felaket öncesi hazırlıkları hem de felaket sonrası ortaya çıkacak maliyetleri vatandaş merkezli yürütmeye çalışacak yeni bir vizyona ihtiyacımız var. Seçim konusu olmayan bu konunun politik malzeme yapılmasına kesinlikle karşıyız.

Bu çalışmaya cuma günü bir araya gelerek gevam edeceğiz. Türkiye için ulusal risk kalkanı oluşturmayı, şehirlerimizi dirençli hale getirmeyi planlıyoruz. Ön toplantısını cuma günü yapacağımız Türkiye Ulusal Risk Kalkanı toplantısını Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği bakanımız Murat Kurum yönetecektir.

Şu anda İstanbul’da 93 bin konutun dönüşümü sürüyor.

KENTSEL DÖNÜŞÜMDE MUHALEFETİ SUÇLADI

Bay Bay Kemal kentsel dönüşüme karşı, yine hanımefendi karşı. Şimdi bu neticenin altından hadi kalk. Bunlar depremi felan görmüyorlar, göremiyorlar. TOKİ’nin yapmış olduğu başarılı hizmet işte ortada. İstanbul başta olmak üzere, ülke genelindeki kentsel dönüşüm çalışmalarını bitirecek yeni bir çalışma gerçekleştireceğiz. Deprem bölgesindeki şehirlerini 1 yıla ayağa kaldırma sözü gibi kentsel dönüşümü de birkaç sene içinde düzenlemesinin yapılacağı sözünü veriyorum. Deprem bizi beklemiyor, birilerinin keyfini hiç beklemez.

Depremde hayatını yitiren, yaralanan her bir insanımızın kalbimizde ayrı bir yeri var. AK Partili arkadaşlarımızdan da bu depremde vefat edenler oldu. “

Ayrıntılar geliyor…