İsviçre’nin Basel kentinde Tutsakların Sesi Platformu (TSP), Türkiye cezaevlerinde sağlık hakkı ihlal edilen hasta tutsaklara dikkat çekmek amacıyla Clara Meydanı’nda basın açıklaması yaptı.
İnsan hakları savunucusu Mine Nazari tarafından Almanca yapılan açıklamada, Türkiye’de yüzlerce hasta tutsağın ağır sağlık sorunlarına rağmen tahliye edilmediği ve tedavilerinin engellendiği belirtildi. Nazari, bu durumu “açık bir işkence politikası” olarak nitelendirdi.
Nazari, Türkiye cezaevlerinde yaklaşık 2 bin hasta tutsağın bulunduğunu ifade ederken, Adalet Bakanlığı verilerine göre 2018-2023 yılları arasında en az 2 bin 258 tutuklunun yaşamını yitirdiğini, sadece 2024 yılı içinde bu sayının 709’a ulaştığını hatırlattı.
“Sağlık Hakkı Sistematik Olarak İhlal Ediliyor”
S ve Y Tipi cezaevlerinde uygulanan ağır tecrit koşullarının hasta tutsaklar üzerinde hem fiziksel hem de psikolojik olarak yıkıcı etkiler yarattığını belirten Nazari, bu uygulamaların son bulması gerektiğini vurguladı.
Kamuoyuna Yansıyan Bazı Hasta Tutsakların Durumu Şöyle:
- Uğur Ok: Akciğerleri işlevini yitirmiş durumda.
- Sıddık Güler: 84 yaşında, çoklu kronik hastalıklarına rağmen tahliye edilmiyor.
- Fatma Tokmak: Kalp kapağı değişmiş, mide ve tansiyon hastası.
- Ergin Aktaş: İki kolu yok, KOAH ve verem hastası.
- Ali Gülmez: Kalp damarları tıkalı, stent takılmış.
- Delil Bozkurt: Kanser hastası, yüzde 80 engelli.
Talepler Net:
- Hasta tutsaklar serbest bırakılsın.
- Tecrit uygulamaları son bulsun.
- S ve Y Tipi cezaevleri kapatılsın.
Tutsakların Sesi Platformu, hasta tutsakların ölüme terk edilmesine karşı uluslararası kamuoyunu harekete geçmeye çağırdı.
