Diyarbakır’da Rosa Kadın Derneği’ne yönelik başlatılan soruşturma kapsamında 9’u kadın olmak 12 kişinin tutuklanmıştı. Kadın derneğine yönelik baskı ve tutuklamalara tepkiler devam ediyor. HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, haftalık olağan basın toplantısını Demokratik Toplum Kongresi (DTK) binasında gerçekleştirdi. Basın toplantısına DTK Eş Başkanı Leyla Güven, HDP Diyarbakır Milletvekilleri, Rosa Kadın Derneği, TJA, HDP Kadın Meclisi, DTK Kadın Meclisi, DBP Kadın Komisyonu, MED TUHAD-FED, MEBYA-DER kadın üyeleri katıldı.
“DEMOKRASİ BİR ADADA ANIT HALİNE GETİRİLDİ’
Rosa Kadın Derneğine yönelik soruşturmaya tepki gösteren HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, Türkiye’de uzun bir süredir normal diye bir şeyin kalmadığını söyledi. İktidarın 7 Haziran’dan bu yana savaş yürütüp, toplumu zapturap altına alma siyasetini her geçen gün biraz daha genişlettiğini ifade eden Başaran, “Pandemi sürecinde bu yaklaşım, pandemi fırsat bilinerek daha üst bir perdeye taşındı. Yeni normal, Türkiye’de demokrasinin ortadan kaldırıldığı, demokrasinin bir adada sadece anıt haline getirilmesidir. İktidar açısından bu dönem, bekçiler, polisler, askerler eliyle toplumun, halkın her gün gözler önünde, kameralar önünde işkence ile yüz üstü bırakıldığı, siyaset yürütenlerin, siyasetçilerin, demokratik siyasette ısrar edenlerin cezaevlerinde tutularak ölüme terk edildiği yeni bir normali inşa etme sürecidir” dedi.
“ARKADAŞLARIMIZ KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE EDİYORDU”
Diyarbakır’da gözaltına alınan 18 kişinin çoğunun kadın olduğunu hatırlatan Başaran, operasyona ilişkin şunları söyledi:
“Bu 18 arkadaşımızın birçoğu TJA aktivistleri, Rosa Kadın Derneği’nin başkanı, yöneticileri ve üyeleriydi. Arkadaşlarımız bu yeni normalin karşısında aslında kadınların yaşam derdi olmadan yoksulların emek derdi olmadan, halkın demokrasi derdi olmadan yaşayacağı bir ülke inşa etmek için çabalayan arkadaşlarımızdı. Rosa Kadın Derneği, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra AKP tarafından tüm kadın kurumlarının kapatılmasının ardından, kadına yönelik şiddetle mücadele etmek için Amed’de kurulan tek dernektir. Arkadaşlarımız da uzun süredir kadın mücadelesi yürütenlerdir. İktidar bayram arifesinde, Türkiye’de ilan edilecek olan 4 günlük yasaktan önce, kadınların sokağa çıkmasını engelleyecek bir tutumla bir cunta rejimi uygulamasıyla, sabah baskınlarıyla arkadaşlarımızı gözaltına aldı. Bu arkadaşlarımızdan 9’u kadın 12 kişi tutuklandı. İktidar yine manipülasyonlarla bu dosyayı terörize etmeye kadın mücadelesini terörize etmeye çalıştı” diye konuştu.
KADINLARA “GÜLİSTAN DOKU NEREDE PANKARTINI NEDEN TAŞIDINIZ” SORUSU
Başaran, gözaltına alınan kadınlara yöneltilen soruları da açıkladı. Bu sorulardan kadın mücadelesinin hedef alındığının anlaşıldığını belirten Başaran, Dersim’de ocak ayından beridir kendisinden haber alınmayan üniversite öğrencisi Gülistan Doku için taşınan pankartların dahi soruşturma konusu yapıldığını aktardı. Başaran, kadınlara şu soruların yöneltildiğini açıkladı:
“Arkadaşlarımıza şu sorular yöneltiliyor. ‘Niye Gülistan Doku nerede pankartı taşıdınız?’, ‘Neden 8 Mart’ları organize ettiniz?’, ‘Neden HDP’den mesaj aldınız?’MYK üyemize HDP’den mesaj alması soruluyor. ‘Kadın haklarını niye savunuyorsunuz?’, ‘Niye Rosa Kadın Derneği’nin yöneticisisiniz?’, ‘Eş başkanlık mor çizgimizdir’ niye diyorsunuz? ‘, ‘Niye kayyım protestolarına katılıyorsunuz?’, ‘Neden barış diyorsunuz?’, ‘Neden tecrit ortadan kalksın diyorsunuz?’, ‘Neden açlık grevleri son bulsun diyorsunuz?’ denilerek, toplamında kadın mücadelesini yargılama pratiğini ortaya koymuş bulunuyorlar.”
‘KADIN MÜCADELESİ, BU ÜLKENİN GELECEĞİ İÇİN VERİLEN EN ÖNEMLİ MÜCADELELERDEN BİRİ’
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran açıklamasını şu sözlerle noktaladı: “Biz biliyoruz ki hiçbir güç kadın mücadelesini yargılayamaz. Kadın mücadelesi bu ülkenin geleceği için verilen en önemli mücadelelerden biridir. Yaşam mücadelesidir, hak mücadelesidir. Kadınların özgürlük mücadelesidir. Bunu yargılayamazlar.”