Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile görüşen DEM Parti heyetinden Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Sayın Öcalan’ın koşullarının en önemli başlık olduğunu ve artık bu koşulların amasız fakatsız düzeltilmesi gerektiğini ifade ettik” dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) heyeti ile Adalet Bakanı Yılmaz Tunç arasındaki görüşme sona erdi. DEM Parti heyeti, bakanlık binasında yaklaşık 2 saat devam eden görüşme sonrası açıklama yaptı. DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, sürece dair bakanlığın sunabileceği katkılar üzerinden görüşme yaptıklarını belirtti.
‘ÖCALAN’IN KOŞULLARI DEĞİŞMELİ’
Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Öncelikli tartışma başlığımız İmralı’da bulunan ve 27 Şubat çağrısıyla da Türkiye’de yeni bir dönemin kapısını aralayan, Kürt sorununun demokratik çözümünde yeni bir eşik atlamamızı sağlayan Sayın Abdullah Öcalan’ın çalışma koşullarının, sağlık koşullarının olduğunu belirtmek isterim. Bu konuda Sayın bakana, tecrit koşullarında Sayın Öcalan’ın bu sürece katkı sunamayacağını, sürecin ilerlemesi açısından Sayın Öcalan’ın koşullarının en önemli başlık olduğunu ve artık bu koşulların amasız fakatsız düzeltilmesi gerektiğini ifade ettik. Bu konuda önümüzdeki dönemde bazı gelişmeleri görme şansımız olacak” diye konuştu.
HASTA TUTSAKLAR GÜNDEME GELDİ
Gülistan Kılıç Koçyiğit, şunları söyledi: “Türkiye’de adalet sistemiyle ilgili çok ciddi sorunlar var ve bunu da kapsamlı bir şeklide ele alma şansımız oldu. En önemli temel başlıklardan biri halihazırda hasta mahpuslar başlığı. Bunun ne insani ne hukuki olmadığını biliyoruz. Hasta mahpuslar için hızla düzenleme yapılması, ATK raporları alanında düzenleme yapılarak hızla cezaevinden çıkmaları konusunda da görüş ve düşüncelerimizi ifade ettik. Bu konudaki taleplerimizi ilettik.”
Koronavirüs döneminde şartlı salıverilme koşullarını düzenleyen ancak “örgütlü suçları” istisna tutan yasal düzenlemenin de gündeme geldiğini aktaran Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Oradaki bu örgütlü suçları istisna tutan meselenin ortadan kaldırılması ve gerçek anlamda herkesi kapsayan, eşitlikçi bir yaklaşımın gözetilmesi gerektiğini de kendilerine ifade ettik. Yine özellikle bu önümüze gelecek olan infaz paketinde -biliyorsunuz Anayasa Mahkemesi daha önce de iptal etti- ‘rgüte üye olmamakla beraber örgüt adına suç işleme’ maddesi vardı. Anayasa Mahkemesi bunu iade etmişti. Ama ne yazık ki Meclisten geldiği gibi, aynı şekilde düzenlendi ve geçti. Şimdi yeniden pakete konulmasına dair bazı bilgiler aldık. Bunun amasız fakatsız ortadan kaldırılması gerekir. Bu anlamıyla, Anayasa Mahkemesi’nin kararına uygun bir düzenleme yapma beklentimizi yine kendilerine ifade etmiş olduk.
İDARE GÖZLEM KURULLARI
Gülistan Kılıç Koçyiğit, tutsakların tahliyesini engelleyen İdare ve Gözlem Kurullarının gözden geçirilmesi ve demokratikleştirilmesi bakana ilettiklerini belirtti. Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Bununla beraber, bütün bu gözlem kurulu kararlarının objektif kriterlere göre verilmesi gerektiğini de kendilerine ilettik. İkinci bir cezalandırma mekanizması olan bu kurulun yapısının demokratikleşmesi ve kararların objektif kriterlere göre verilmesi gerektiğine dair bir düzenlemenin pakete konulması gerektiğini ifade etmiş olduk” dedi.
Gülistan Kılıç Koçyiğit, tutsaklar hakkında verilen disiplin cezalarının da gündeme geldiğine işaret ederek, “Bu disiplin cezalarının gerçek anlamda yeniden düzenlenmesi, mahpusların cezaevi koşullarının düzeltilmesini istemesi nedeniyle yaptığı eylemlerin bile bir disiplin suçu kapsamına alınmasının kabul edilemez olduğunu ifade ettik” şeklinde konuştu.
KOBANÊ DAVASI
Gülistan Kılıç Koçyiğit, daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Sayın Öcalan’ın tecridi konusu ve infaz yasasıyla ilgili istediğiniz düzenlemelere bakanın yanıtı ne oldu?” sorusuna, “Bütün bunları karşılıklı konuşma fırsatı bulduk. Sayın bakan da dikkatle bunları not etti. Zaten bazı yasal düzenlemelere ilişkin hepimiz açısından ortak belirlemeler var. Birçok hakkaniyetsiz, haksız, eşitliğe aykırı yasal düzenleme olduğunu herkes çok iyi biliyor. Örneğin, yasası çıktığında pandemi sadece adli mahpusları kapsayan bir şeydi. Herkese yönelik bir riskli durum vardı ama orada örgütlü suçlar istisna tutulmuştu. Örneğin, bunun hakkaniyetsizliğini kabul edilemezliğini ifade ettik. Kendileri de bu konuda çalışacaklarını ifade ettiler. Söylediğimiz her başlığı dikkatle not ettiler ve bu konuda çalışacaklarını, bu konuda gelecek dönemde de karşılıklı görüş alışverişinde bulunacağımızı teyit etmiş olduk. Kobani Davası ve diğer başlıklarda da değerlendirmeler yaptık” şeklinde yanıt verdi.
